1. Baðýþýklýk sistemini güçlendiriyor
Ýçeriðindeki çoklu doymamýþ yað asitleri kolon, prostat ve meme kanseri gibi kanser türlerine karþý koruyucu etki gösteriyor. Omega 3’ler antiinflamatuar özelliðe sahip oluyor. Yani vücudun virüs, bakteri, parazit gibi enfeksiyonlara karþý direncini arttýrarak baðýþýklýk sistemini güçlendiriyor. Dolayýsýyla kýþ mevsiminde gripten korunmada da etkili oluyor.
2. Cildin yaþlanmasýný geciktiriyor
Balýk protein açýsýndan oldukça zengin bir kaynak. Ýçerdiði protein sayesinde cilde esneklik saðlayan kollajen dokusunu destekleyerek yaþlanmaya karþý direnci arttýrýyor. Hem kollajen dokusunu desteklemesi hem de hücre yapýsýný korumasý sayesinde kýrýþýklarýn oluþumunu azaltmaya ve cildin yaþlanmasýný geciktirmeye yardýmcý oluyor. Bunun yaný sýra güneþin zararlý ýþýnlarýna karþý cildin baðýþýklýk sistemini destekleyerek UV ýþýnlarýna karþý koruyucu kalkan oluþturuyor.
3. Saçlarýn canlanmasýný saðlýyor
Balýk hem içerdiði protein hem vitamin ile mineraller sayesinde saçlarýn uzamasýný kolaylaþtýrýyor ve saçlarý güçlendiriyor. Ayrýca içerdiði omega 3 yað asitleri sayesinde saçlarýn kurumasýný ve yýpranmasýný önleyerek canlý ve parlak görünüme sahip olmalarýný saðlýyor.
4. Diyabet riskini düþürüyor
Balýk içeriðindeki çoklu doymamýþ yað asitleri sayesinde, diyabeti olmayan kiþilerde insülin direncini azaltarak diyabet görülme riskini azaltýyor. Beslenme ve Diyet Uzmaný Özge Öçal balýðýn diyabet hastalarýnda da inflamasyon (iltihap) görülme olasýlýðýný düþürdüðüne dikkat çekiyor.
5. Kalp ve damar hastalýklarýna karþý koruyor
Yapýlan çalýþmalar balýk tüketimindeki her 20 gramlýk artýþýn kalp damar hastalýklarýnýn oluþma riskini yüzde 7 oranýnda azalttýðýný gösteriyor. Ýçerdiði EPA (eikosapantoenoik) ve DHA (dokosaheksaenoik asit) sayesinde özellikle kötü kolesterol LDL’nin düþmesini saðlayarak, damarlarda pýhtý oluþmasýný ve buna baðlý geliþen felç riskini önlüyor.
6. Unutkanlýðý önlemede yardýmcý oluyor
Beyin yapýsýnýn yüzde 60’ý yaðlardan oluþuyor. Balýk beynin gri bölgesinde bulunan yað asidi olan dokosaheksaenoik asit (DHA) kaynaðý. DHA beyin sinyallerinin iletimi için gerekli olan beyin hücre zarlarý için yaþamsal önem taþýyor. Omega 3 yað asitleri özellikle DHA beyin hücreleri arasýndaki iletiþimi artýrýyor. Bu þekilde unutkanlýk, bunama ve diðer nörolojik hastalýklara karþý koruyucu olabiliyor. Ayrýca balýkta bulunan DHA sayesinde özellikle çocuklarda dikkat eksikliði, konsantrasyon bozukluðu gibi durumlarýn giderildiði, okuma becerilerinde de artýþ saðlandýðý belirtiliyor.
7. Depresyondan korunmada etkili oluyor
Vücudumuzdaki tüm hücre zarlarýnýn yapýsý yað asitlerinden oluþuyor. Bu yað asitlerinin büyük çoðunluðu ise omega 3 yað asitleridir. Serotonin, dopamin, noradrenalin gibi kimyasallar beyindeki sinir hücreleri arasýndaki iletiþimden sorumlu maddeler. Eðer iki sinir hücresinin birbiriyle baðlantý kurduðu noktada sinir iletiminde bozukluk yaþanýrsa kiþinin duygusal durumunda da bozulmalar meydana gelebiliyor. Bu kimyasallarýn dengesindeki bozulmanýn, özellikle de serotonin azalmasýnýn depresyon belirtilerinin ortaya çýkmasýna neden olduðu düþünülüyor. Çoklu doymamýþ yað asitleri vücuttaki diðer hücre zarlarýnýn yapýsýnda olduðu gibi, beyin hücre zarlarýnýn yapýsýnda da bulunuyor. Bu yüzden eksikliði de hücre membran (zar) yapýsýnda bozulmalara neden olarak, sinir iletiminde aksamalara sebebiyet verebiliyor. Depresyondan korunmada haftada 2-3 gün balýk tüketmek oldukça önem taþýyor.
8. Baðýrsak saðlýðýný koruyor
Omega 3’ün özellikle kalýn baðýrsak kanserine karþý koruyucu olduðu tespit edilmiþ. Ayrýca yapýlan bir çalýþmada yeterli omega 3 tüketen kiþilerde kalýn baðýrsak kanserine baðlý ölüm riskinin yüzde 59 oranýnda azaldýðý ortaya konmuþ. Beslenme ve Diyet Uzmaný Özge Öçal bunlarýn yaný sýra omege 3’ün ülseratif kolit ve chron hastalýðý gibi baðýrsak hastalýklarýna karþý koruyucu etkiye sahip olduðunu ve baðýrsakta enflamasyon, bir baþka deyiþle iltihap görülme sýklýðýný azalttýðýný belirtiyor.
9. Göz saðlýðýný destekliyor
Omega 3 yað asitlerinin görsel geliþim ve retina saðlýðý açýsýndan önemli olduðu biliniyor. Özellikle retinanýn bozulmasý ve görüþün bulanýklaþmasýna neden olabilecek göz hastalýklarýna karþý koruyucu etki gösteriyor. Araþtýrmalar, yeterli balýk ve omega-3 yað asitleri tüketen kiþilerde göz hastalýðý oluþma riskinin balýk tüketmeyenlere göre daha az olduðunu gösteriyor.
10. Egzama riskini azaltýyor
Yapýlan bazý çalýþmalar balýðýn sedef hastalýðý ve egzama gibi deri hastalýklarýnýn da önlenmesine yardýmcý olabileceðini gösteriyor.
11. Eklem hastalýklarýndan koruyor
Balýk tüketimi özellikle iltihaplý eklem hastalýklarýna karþý koruyucu etki gösteriyor. Balýk içerdiði omega 3 yað asitleri sayesinde antienflamuar özelliðe sahip ve baðýþýklýk sistemini destekleyerek vücutta inflamasyon (iltihap) oluþumunu önlüyor. Bu sayede de romatoid artrit, osteoartrit gibi eklem hastalýklarýnýn görülme sýklýðýný azaltýyor.
12. Akciðerleri güçlendiriyor
Yapýlan birkaç çalýþmada balýk tüketiminin akciðerleri korumaya yardýmcý olabileceði kaydedilmiþ. Özellikle çocuklarda astým belirtilerinde azalmasýnýn yaný sýra astýmýn önlenmesinde de yardýmcý olabileceðine dair bulgular saptanmýþ. Yeterli miktarda balýk tüketen kiþilerde yeterli miktarda balýk tüketmeyenlere nazaran yaþlandýkça akciðerlerin daha saðlýklý ve güçlü olduðu kanýtlanmýþ.
|